Gülşen’in ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken sözleri ancak etik bir tartışmanın konusu olabilir. Sahne kostümleri, siyasi duruşu nedeniyle neredeyse her gün hakarete uğrayan bir kadının hakları hiçbir şekilde korunmazken bir konuşması nedeniyle tutuklanması hukuki çürümeye yeni bir örnektir.
Ortada bir suç olsa dahi tutuklama, uygulanacak en son tedbirdir. Gülşen’in sözleri “suç” kılıfına uydurulsa bile tutuklama kararının eylemle orantılı olmadığı, cezalandırma amacı taşıdığı kolaylıkla görülebilir.
İktidar eriyen tabanını konsolide etmek ve kendi ideolojisi doğrultusunda toplum mühendisliği yapmak üzere kadınların özgürlük alanlarını kısıtlamaktan vazgeçmelidir.
Hukuk kadınlara had bildirme alanı değildir.
Gülşen derhal serbest bırakılmalıdır!